Uluslararası Adalet Divanı (UAD), İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarındaki uygulamalarının hukuki sonuçlarına ilişkin kararını açıkladı. Divan, İsrail'in Gazze, Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da işgalci güç olduğunu belirtti.
Detaylar
Lahey'de bulunan Uluslararası Adalet Divanı, İsrail'in Filistin topraklarındaki uygulamalarını değerlendirdi. UAD, İsrail'in Filistin topraklarındaki yerleşim politikalarının Cenevre Sözleşmesi'ni ihlal ettiğini ve Filistinlilere ait doğal kaynakları kullanmasının uluslararası hukuka aykırı olduğunu vurguladı. Ayrıca, İsrail'in Filistin topraklarında kalıcı olarak yerleşmeyi amaçladığını ve bu topraklar üzerinde hiçbir egemenlik hakkı olmadığını belirtti. İsrail'in işgaline en kısa sürede son vermesi gerektiğini de ekledi.
Duruşmalar
UAD'de, 19-26 Şubat 2024 tarihlerinde yapılan duruşmalarda, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 49 ülke, Arap Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Afrika Birliği, İsrail'in Filistin topraklarını işgal ve ilhakına ilişkin görüşlerini sundu. Türkiye, İsrail'in Filistin'deki işgaline son vermesi ve 1967 sınırlarında başkenti Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti kurulması gerektiğini vurguladı.
ABD ve İngiltere'nin Tutumu
ABD ve İngiltere ise İsrail'in tezlerini savunarak, UAD'nin herhangi bir danışma görüşü vermemesini istedi. İngiltere, İsrail-Filistin sorununun ikili müzakerelerle çözülmesi gerektiğini savundu.
Danışma Görüşünün Önemi
UAD'nin danışma görüşleri bağlayıcı olmasa da, uluslararası toplum tarafından dikkate alınır. 2004'te İsrail'in inşa ettiği duvarın hukuka aykırı olduğunu belirten danışma görüşü, birçok devlet ve şirketin duvarın inşasına katkı sunmaktan kaçınmasına yol açtı. Benzer şekilde, Kosova'nın bağımsızlık ilanının meşruiyetini artıran 2010 danışma görüşü, birçok ülkenin Kosova'yı tanımasını sağladı. UAD'nin İsrail'in Gazze ve diğer Filistin topraklarındaki ihlallerine ilişkin vereceği danışma görüşü, İsrail'e yönelik uluslararası baskıyı artırabilir.
