Diyarbakır’da 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin davada yeni bir gelişme yaşandı. Tutuklu sanıklardan ağabey Enes Güran’a ait cinayet gününe ait telefon ve internet kullanım kayıtları ortaya çıktı.
Sanık Enes Güran’ın avukatı Mahir Akbilek, söz konusu kayıtları kamuoyu ile paylaştı. Akbilek, “İnternet hareketliliği, öz kız kardeşini haince öldürmüş biri kimsenin hareketlerinin değil, sefil ve hain cinayetten habersiz bir gencin rutin uğraşlarının söz konusu olduğunu göstermektedir” ifadelerini kullandı.
Kayıp olarak bildirilen küçük kızın cansız bedeni 19 gün sonra bulundu
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe köyünde yaşayan Narin Güran, 21 Ağustos 2024 tarihinde kaybolmuştu. Arama çalışmalarının ardından küçük kızın cesedi, evine yaklaşık 1,5 kilometre uzaklıktaki Eğertutmaz Deresi’nde bulundu. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma sonucunda, Narin Güran’ın ölümüyle ilgili olarak annesi Yüksel Güran, ağabeyi Enes Güran, amcası Salim Güran ve köyden komşuları Nevzat Bahtiyar hakkında "iştirak halinde çocuğu öldürmek" suçlamasıyla dava açıldı.
Mahkemeden ağır cezalar: Müebbet ve hapis kararları verildi
Davanın 28 Aralık'ta Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında, anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve amca Salim Güran "iştirak halinde çocuğu öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Öte yandan, küçük Narin’in cesedini amca Salim Güran’dan aldığını ve Eğertutmaz Deresi’ne gömdüğünü iddia eden komşu Nevzat Bahtiyar hakkında ise "delilleri gizlemek ve yok etmek" suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi.
Avukattan dikkat çeken savunma: 'Rutin bir internet kullanımı'
Enes Güran’ın cinayet günü olan 21.08.2024 tarihine ait telefon ve internet kayıtları dosyaya girdi. Sanığın avukatı Mahir Akbilek, raporu sosyal medya üzerinden paylaşarak, özellikle Instagram’daki hareketliliğe dikkat çekti. Akbilek yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Enes’in 21.08.2024 tarihine ait kritik zaman aralığını kapsayan internet hareketliliği de aşağıda görüldüğü şekilde: Saat 15.00 sularında uzandığı kanepede uyumaya başladığına, akabinde Kerem'in araması ile uyanarak telefona cevap verdikten kısa bir süre sonra Hediye ile de selamlaşıp banyo tarafına geçerek üzerini toparladıktan sonra köye doğru evden ayrıldığına ilişkin beyanının cihaz hareketliliği ile uyumlu olduğu görülüyor. Hatırlanacağı üzere küçük Eren, ağabeyi uyuyunca cep telefonunu aradığını ancak bulamadığını belirtmişti. 15.44’te uyandıran aramaya kadar telefonda hareketliliğin saptanmaması, ancak GPRS verileri ile kapalı olmadığının da ortaya çıkmış olması karşısında büyük oranda anlaşılmış bulunmaktadır.”
'Cinayet işleyen biri gibi değil, sosyal medya kullanan biri gibi'
Akbilek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Daha önemli ve dikkat çekici unsur ise saat 16.00 sonrası hareketliliğin çoğunlukla Instagram platformunda Parmak Hareketleri aracılığıyla hikayelerin görüntülenmesi olsa gerektir. Kabul edelim: aleyhe senaryoların doğru olması halinde Enes’in bu dakikalarda büyük bir panik ve korku içerisinde bulunduğunu gösterir hareketlilik yahut sıfır hareketlilik görmemiz gerekecekti. Enes’in yaşı ve dosyaya yansımış kişiliği de gözetildiğinde internet hareketliliği, öz kız kardeşini haince öldürmüş biri kimsenin hareketlerinin değil, sefil ve hain cinayetten habersiz bir gencin rutin uğraşlarının söz konusu olduğunu göstermektedir.”
Açıklamanın sonunda avukat Akbilek, “Tıpkı, Eren, Yüksel, Arif, Baran, Osman, ve Muhammed gibi...” sözleriyle diğer tanık ya da tarafların da benzer biçimde değerlendirilmesi gerektiğine işaret etti.
