Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, Kuzey Kore’nin komünist tehditlerini gerekçe göstererek ülkede sıkıyönetim ilan etti. Yeol, bu adımın amacının devlet karşıtı unsurları temizlemek ve ülkeyi Kuzey Kore yanlısı komünist gruplardan korumak olduğunu belirtti. Sıkıyönetim kararının ardından parlamento kapatıldı ve milletvekillerinin meclis binasına girişi engellendi. Ayrıca, Güney Kore Savunma Bakanlığı orduya teyakkuzda olmaları çağrısı yaptı.
Güney Kore’nin Demokrasiye Tehdit: Sıkıyönetim Kararı
Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, ülkede sıkıyönetim ilan edildiğini duyurdu. Yeol, kararın arkasında Kuzey Kore yanlısı komünist unsurların devlet içindeki etkilerini ortadan kaldırma hedefinin bulunduğunu açıkladı. "Kuzey Kore'nin komünist tehditlerinden Güney Kore'yi korumak ve devlet karşıtı unsurları ortadan kaldırmak amacıyla olağanüstü hal ilan ettik. Bu karar, anayasal özgürlük düzenini korumayı amaçlıyor," diye konuştu.
Muhalefet ve Parlamento Krizi
Sıkıyönetim kararı, özellikle muhalefet partisinin bütçe tasarısını parlamentoda reddetmesi ve devlet denetçisi ile başsavcı hakkında görev kötüye kullanma önergeleri sunmasının ardından alındı. Yoon, muhalefeti "devlet karşıtı faaliyetlere bulaşmakla" suçladı ve sıkıyönetimle ülkeyi yeniden inşa etmeyi hedeflediğini belirtti.
Orduya Teyakkuz Emri Verildi
Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, ordudaki komutanlara toplantı talimatı verildi ve "teyakkuzda olun" çağrısı yapıldı. Güney Kore’deki güvenlik durumunun kritik olduğu vurgulandı.
Parlamento Kapatıldı, Milletvekilleri Meclise Giremedi
Sıkıyönetim ilanının ardından, ülkenin ana muhalefet partisi milletvekillerine Ulusal Meclis’e gelmeleri çağrısında bulundu. Ancak, parlamento kapatıldı ve milletvekilleri meclis binasına giremedi. Yoon’un 2022’de göreve gelmesinden bu yana, muhalefetin kontrolündeki parlamentoya karşı kendi gündemlerini dayatmada zorluklar yaşadığı ifade ediliyor.
Güney Kore’deki sıkıyönetim, devletin içindeki Kuzey Kore yanlısı unsurları temizleme ve ülkenin güvenliğini sağlama amacını taşıyor. Ancak, bu kararın hem iç politikada hem de uluslararası alanda geniş yankılar uyandırması bekleniyor.
